1994 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. İhtisasımı 1994-1999 yıllarında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalında yaptım. Uzmanlık tezim “Omuz kırıklarında kısmi protez ameliyatları” ile ilgilidir. İhtisas sonrası Avusturya’da Prof. Zwymüller’in yanında kalça ve robotik diz protez ameliyatlarına katıldım. Robotik cerrahi eğitim kurslarını yakından takip ettim. Bu sayede robotik eklem protezi deneyimimi artırdım. Özellikle diz ve kalça ekleminin açık, kapalı(artroskopik) ve robotik cerrahileri ile ilgileniyorum.
Afyon Kocatepe Üniversitesi’nde 2009 yılında Doçent; 2017 yılında Akdeniz Üniversitesi’nde Profesör ünvanını aldım.
Özel ilgi alanlarım arasında diz, kalça ve omuz ekleminin ortopedik problemleri yer almaktadır. Şu anda kendi kliniğimde mesleğimi icra etmekteyim. Evli ve iki erkek çocuk babasıyım.
Diz eklemi yüzeyini kaplayan kıkırdak yapıların bozulması sonucunda, bozuk yüzeylerin birbirine sürtünmesi nedeniyle, eklemde ağrı, şişme, ses gelmesi, zamanla şekil bozukluğu ve hareket kısıtlılığı oluşması durumuna “diz ekleminin kireçlenmesi” denir.
Başlangıçta dönem dönem ve hafif olan ağrılar zamanla gittikçe artmaya ve artık sürekli olmaya başlar. Gece uyutmayan ağrılar olabilir. Aktivite sonrası dizlerde şişme olurken, sonrasında istirahatte dahi aşırı şişme ve su toplaması görülebilir. Diz hareketleri ile oluşan kütleme ve atlama sesi gün geçtikçe barizleşir. Zamanla dizlerde bükme derecesi azalırken, hastalar dizlerini tam açamamaya başlarlar. Bacaklarda şekil bozuklukları ki genellikle “O” bacak diye tarif edilen içe doğru eğilmeler görülür. Eklemlerini yeterince bükemeyen, ağrı sebebiyle hareket etmekte zorlanan hastalar önceden yaptığı işleri artık yapamadıklarından yakınırlar. Örneğin çömelme ve çorap giymekte zorlanırlar, yürüme mesafeleri kısıtlandığından ev dışına çıkmak istemezler.
Eklem kireçlenmesine yaşın ilerlemesi, ailevi yatkınlık, fazla kilo, aşırı zorlamalar, düşme, geçirilmiş kazalar, romatizmal hastalıklar, eklem iltihapları, kemiğin kanlanmasını bozan hastalıklar, kemik kist ve tümörleri ve tekrarlayan cerrahi girişimler sebep olabillir.
Diz kireçlenmesi hafif seviyelerde iken, kilonun azaltılması, ağrı kesici ilaçlar, fizik tedavi, eklem içine yapılan iğneler ile eklemin bozulması geciktirilebilir. Yine bacak şeklini düzeltici kemik ameliyatları ve kapalı diz ameliyatları eklemin bozulması engelleyebilmektedir. Ancak ileri seviye kireçlenmede kıkırdak tamamen hasara uğrar ve hastaların hayat konforu ciddi anlamda düşer. Bu durumda hayat kalitesini geri kazandırmak için tek çözüm, bozulan eklem yüzeylerin kaplanması işlemi yani protez ameliyatıdır.
1990 yıllarında üretilmeye başlanan bilgisayar destekli cerrahi sistemleri (CAS: computer assisted surgery) için farklı tanımlayıcı ifadeler kullanıldı. CAS (bilgisayar destekli cerrahi) genel bir tanım olmakla beraber, aktif ve pasif sitemler olmak üzere başlıca ikiye ayrılabilir. Aktif sistemlerde cerrah robotik bir kol yardımıyla ameliyatI yapmaktadır. Pasif sistemlerde ise navigasyon sistemi cerraha yardımcı olur.
Bu yöntemin esası, bildiğimiz yol navigasyonu gibi çalışır. Aracımızdan yayılan sinyaller uydular tarafından alınır. Uydu aracın konumunu sisteme anlık olarak işaretler. Sitemdeki harita üzerinde anlık paylaşılan bilgiyi harita ile birleştiren bilgisayar sizi ekran üzerinde doğru adrese yönlendirir. İşte robotik diz protezi ameliyatında, uyluk ve bacağa yerleştirilen üç boyutlu yansıtıcılar ve eklem işaretleyiciler ile dizin şekli, kalçanın ve ayak bileğinin uzaydaki pozisyonu kameralar vasıtasıyla bilgisayara yüklenir. Protezin büyüklüğü, kemik kesi miktarları, dize yerleşim açıları hesaplanır. Adeta ameliyat bilgisayarda oluşan model üzerinde sanal olarak yapılır. Ameliyat esnasında ise, sistem anlık olarak kemik kesi miktarını, kesi açılarını daha kesi yapmadan göstererek cerrahın her yaptığı işlemi ekrandan kontrol edebilmesini temin eder. Bu sayede ameliyatın maksimum kalitede ve hatasız olarak yapılması sağlanmış olur.
Kullanılan sisteme göre sadece diz protezi ameliyatı olabileceği gibi, kalça protezi, kısmi diz protezi, kemik düzeltme ameliyatı, ön çapraz bağ ameliyatları gibi çeşitli ameliyatlar da yapılabilmektedir. Üreticiler zamanla bu çeşitliliği artırmaya çalışmaktadır. gelecekte bir çok ameliyatın bilgisayar destekli olaması beklenmektedir.
Sonuç olarak nedeni ne olursa olsun, eklemde oluşan hasar şiddetli ağrıya ve eklem hareketlerinin bozulmasına neden olduğunda ve bu şikayetler istirahat, ağrı kesiciler veya fizik tedaviyle geçmeyip kişinin günlük yaşam kalitesini düşürmeye başladığında protez ameliyat gerekli hale gelir. Genellikle hekimler tarafından tekrarlı değişim ameliyatlarından kaçmak için protez ameliyatlarının 60 yaşından sonra yapılması önerilmekle beraber, bu şart her zaman doğru değildir. Örneğin romatizma veya kaza sonrası eklemi ileri derecede hasara uğramış 35 yaşındaki bir hastanın bu kurala göre ameliyat olması için 25 yıl beklemesi gerekecektir. Bu durum mümkün değildir.
Toplumumuzda, eklem yüzeyinde kıkırdakta oluşan hasarlar yüzünden, ağrı ve yürüme zorluğu çeken ve günlük yaşamı aktivitelerini yapamayan pek çok kişi var. Bu kişilere yapılan protez ameliyatları birçok güçlüğü ortadan kaldırmaktadır. Dolayısıyla bu ameliyatlar sonucu başarı %90’ın üzerindendir.
Bir çok faktöre bağlıdır. Cerrahi tekniğin iyi olası, kullanılan protezin kaliteli olması, kanama kontrolünün iyi yapılması, ameliyathane teknik imkanlarının iyi olması, navigasyon gibi ilave tekniklerin kullanımı, ameliyat sonrası bakım kalitesinin iyi olması ve son olarakta hastanın ameliyat sonrası tedaviye iyi uyum göstererek egzersiz ve hekim önerilerini yeteri kadar yapabilmesine bağlıdır.